FAİZ ORANLARININ
YAPISI
Faiz Oranların Yapısı:Menkul kıymetlerin sahip olduğu risk likidite özelliği vergilendirme durumu ve vade farklılıklarını faiz oranlarını nasıl etkilediğidir
Menkul kıymetlerin sahip olduğu özelliklerin faiz oranlarına nasıl
yansıdığının incelemesidir.
FAİZ ORANLARININ RİSK YAPISI:Aynı vadedeki tahvillerin faiz oranlarının neden farklı olduğunun açıklamasıdır Aynı
vadeye sahip tahviller arasından faiz oranlarının risk yapısını oluşturan unsurlar : geri ödenememe riski likitide
vergi ayrıcalıklarıdır.
Geri Ödenememe Riski :Tahvil ihraç eden tarafın vade tarihinde faiz
ödemelerinin ve anapara ödemelerini yapamaması
olasılığıdır.Geri ödenememe riski taşıyan bir tahvil her zaman pozitif
bir risk primine sahiptir ve geri ödenememe riski artıkça risk primi artar.Risk
primi,ekonomik birimlerin riskli bir
tahvili satın alması için ne kadar faiz
elde etmesi gerektiğini göstermektedir
Risk Primi:Aynı vadeye sahip tahvillerden geri ödenmeme riskine
sahip olan tahville geri ödenmeme riski olmayan tahvillerin faiz oranları
arasındaki farktır.
Hazine
tarafından ihraç edilen tahviller geri ödenmeme riskinden bağımsız olarak kabul
edilir.Bunun nedeni devlet yükümlülüklerini yerine getirmek amacıyla vergileri
yükseltebilir hatta para basma yoluna gidebilir.
Uluslar arası kredi derecelendirme
kuruluşları Standard & Poor’s ve Moody’s kredi derecelendirme kuruluşlarına
göre :Mood’s den baa 1 ve
üzerinde,Standard & Poor’s dan BBB ve üzerinde not alan uzun vadeli
tahviller yatırım yapılabilir olarak
kabul edilirken bu harf notlarının
altında not alana tahviller spekülatif olarak değerlendirilir.
Likidite:Likidite ekonomik birimler tarafından arzulanan bir
özelliktir.Bir tahvil ne kadar likit ise diğer koşullar sabitken talebide o
kadar yüksek olur. Likit bir varlık düşük maliyetle kolayca nakde
dönüştürülmektedir.Ekonomik birimler likiditesi yüksek menkul kıymetlerden daha
düşük bir faize razı olabilmektedir. Likitidesi yüksek olan tahvillerin faiz
oranı ile likiditesi düşük olan tahvillerin faiz oranı arasındaki farka Likidite Primi denir.
Bir
tahvilim likiditesi ile likidite primi
arasında negatif bir ilişki söz konusudur. Tahvilin likitidesi yükseldikçe
likidite primi düşecektir.
Devlet
tahvilleri özel sektör tahvillerine göre daha likittir.Devlet
tahvillerinin piyasada cok sayıda
alıcısı ve satıcısı olduğu için geniş
bir ikincil bir piyasası vardır .Bu özellik
devlet tahvillerinin daha kolay
nakde dönüşmesine olanak tanır.Özel sektör tahvilleri daha az likittir.Bu
sektördeki menkul kıymetler piyasası daha sığ olduğu için eldeki tahvili satmak için alıcı bulmak güç
olabilir.Dolayısıyla devlet tahvillerinin faizi ile özel sektör tahvillerinin
faizi arasındaki likidite derecelerinin farklı olması nedeniyle oluşan fark
likidite primini verecektir.
Vergilendirme:Vergi bir tahvilin
kazancı üzerinden matbu ya da
oransal olarak yatırımcının eline geçeçek olan
getiriyi azaltıcı bir etkiye
sahiptir
Vergi
risk primini artıran bir faktördür.
Vadeleri
aynı olan aynı derecede likit ve geri ödememe riskine sahip tahvillerin faiz
oranlarının farklılaşmasının nedeni vergi ayrıcalıklarının farklı olmasıdır.
Vergi alınan tahvilin faiz oranı daha
yüksek olacaktır.
FAİZ ORANLARININ VADE YAPISI:Aynı risk,likitide ve vergi ayrıcalıklarına sahip
tahvillerin vadelerinin farklı olması
nedeniyle faiz oranlarının farklılaşmasıdır.
Getiri Eğrisi:Farklı vadelerdeki,ancak aynı düzeyde risk,likidite ve
vergi ayrıcalığına sahip
tahvillerin getirileri arasında zamanın
belirli bir noktasındaki ilişkiyi
gösteren eğridir.Vade ve faiz oranı arasındaki ilişkiyi gösterir
Getiri
eğrileri genellikle geri ödenmeme riski olmayan
hazinenin ihraç ettiği farklı vadelerdeki tahviller ve bonolar çerçevesinde incelenmektedir.
Getiri
eğrilerinin eğimleri 3 şekilde
olmaktadır.
Yukarıya
Doğru Eğimli Getiri Eğrisi:Uzun
vadeli tahvillerin faiz oranlarının kısa
vadeli tahvillerin faiz
oranlarından daha yüksek olduğunu
gösterir.
Yatay Getiri Eğrisi:Kısa ve uzun vadeli tahvillerin faiz oranlarının birbirine eşit olduğunu gösterir.
Aşağı Doğru Eğimli Getiri Eğrisi:Kısa vadeli faiz oranlarının uzun vadeli faiz oranlarından yüksek olduğunu gösterir
Faiz Oranlarının Vade yapısını Açıklayan Teoriler
-Bekleyişler
Teorisi
-Bölünmüş
Piyasalar Teorisi
-Tercih
Edilen Ortam Teorisi
-Likidite
Prim Teorisi
BEKLEYİŞLER TEORİSİ:Uzun vadeli bir
tahvillerin faiz oranları cari ve gelecekte beklenen kısa vadeli tahvil faiz
oranlarının ağırlıklı ortalamasıdır.
-Yatırımcıların
amacı,elde etmeyi düşündükleri getiriyi maksimize etmektir.
-Ekonomik
birimler vadesi ne olursa olsun,tahvillerin beklenen getirilerini
karşılaştıracak ve beklenen getirisi yüksek olan tahvili elde
tutacaktır.Likitide primi aranmaz
-Farklı
vadelerdeki tahviller arasında tam ikame ilişkisi
mevcuttur.
-Tam
ikame ilişkisi içinde olan farklı vadedeki tahvillerin likiditeleri ve
getirileri aynı olacaktır.
LİKİDİTE PRİMİ TEORİSİ:Uzun vadeli bir tahvilin faiz oranı bu tahvilin vade
süresi içinde gerçekleşmesi beklenen kısa vadeli faiz oranlarını ortalaması
artı likidite primine eşittir.
-İkame
ilişkisinin varlığını kabul etmekte
ancak bunu tam ikame ilişkisi olarak ele
almamaktadır.
-Yatırımcı
daha fazla likidite için,kısa vadeli tahvilleri uzun vadeli olanlara tercih
etmektedirler.
-Uzun
vadeli tahvillerin,faiz oranlarındaki değişmedaha duyarlı olması,uzun
vadeli
tahvili satın alan yatırımcıları daha fazla risklere karşı karşıya bırakacaktır.
-Bu
nedenle yatırımcılar daha uzun vadeli
bir tahvili satın almak için ek getirisi isteyecektir.Yatırımcı ya ödenecek bu
ek getiri. Likidite primidir.
Likidite primi:Uzun vadeli tahvillere yatırım yapanları,geri
ödenememe riskive faiz risklerine karşı koruyan ek getiridir.
-Likidite
primi ,her zaman pozitif olan ve vade uzadıkça artan bir değerdir.
Yukarı doğru eğimli getiri eğrisi;Vade uzadıkça likidite primi artacağı için getiri
eğrileri genellikle yukarı doğru eğimli olacaktır.
-Getiri eğirisi ılımlı bir biçimde yukarı
doğru eğimli ise yani yavaşça
dikleşiyorsa gelecekte faiz
oranlarında artma yada azalma beklenmiyor demektir.
-Getiri eğrisi dik bir biçimde yukarıya
doğru eğimli ise gelecekte kısa vadeli faiz oranlarının
yükseleceği bekleniyor demektir.
Aşağı doğru eğimli getiri eğrisi;Kısa vadeli faiz oranlarında sert bir düşüş
bekleniyorsa ortaya çıkar
Yatay getirisi eğrisi;Gelecekte kısa vadeli faiz oranlarının yavaş düşmesi bekleniyorsa ortaya çıkar.
Bölünmüş Piyasalar Teorisi;Belirli bir vadedeki tahvili elde tutmanın beklenen
getirisi diğer bir vadedeki tahvilin beklenen getirisini dolayısıyla
talebini etkilememektedir.
-Farklı
vadelerdeki tahviller arasında ikame ilişkisi söz konusu değildir.
-Yatırımcılar
sadece kendi tercih etiikleri vadedeki tahvillerin getirisi ile ilgilenir.
-Kısa
ve uzun vadeli tahvillerin faiz
oranları,bunlara yönelik her bir
piyasa bölümünde kendi arz ve talep koşullarına göre belirlenir.
Yukarı Doğru eğimli getiri eğrisi;Ekonomik birimler kısa vadeli tahvillerin uzun vadeli tahvillere göre daha
çok tercih ediliyorsa ortaya çıkar.(Kısa Vadeli Tahvil Talebi ↑ → Kısa vadeli
Tahvil fiyatı ↑ → Kısa Vadeli
Tahvillerin Faiz Oranı ↓)
Aşağı doğru eğimli getiri eğrisi;Ekonomik birimler uzun vadeli tahvilleri,kısa vadeli
tahvillere göre daha çok tercih ediliyorsa ortaya çıkar.(Uzun vadeli Tahvil
Talebi
↑ → Uzun vadeli Tahvil Fiyatı ↑ → Uzun Vadeli Tahvillerin Faiz Oranı↓)
Yatay getirisi eğrisi;Kısa ve uzun vadeli tahvil piyasalarında talep
koşulları benzerse ortaya çıkar.
TERCİH EDİLEN ORTAM TEORİSİ:Bölünmüş piyasalar teorisinin daha esnek bir
yorumudur.
-Bölünmüş
piyasalar teorisinden farklı olarak
yatırımcılar normalde belirli bir vadedeki piyasaya yoğunlaşmış olsada bazı olaylar nedeniyle yoğunlaştıkları piyasanın dışında yatırım yapabilirler.
-Kısa
ve uzun vadeli tahviller arasında
kısmende olsa ikame söz
konusudur.Bireylerin faiz beklentileri dışında farklı vade tercihleri de
bulunmaktadır.
Yorumlar
Yorum Gönder